top of page

 

Garanti Caz Yeşili NARDİS dosyası

Garanti Caz Yeşili kapsamında Nardis, Nisan ve Mayıs aylarında çok önemli isimlere ev sahipliği yapacak.
 
19-20 Nisan tarihlerinde Jeremy Pelt, Danny Grissett, Ozan Musluoğlu ve Ferit Odman birlikte çalacaklar. Müzisyenler daha önce Ozan’ın 40th Day albümünde çalmışlardı, dolayısıyla bu gig bir reunion anlamı taşıyor ve herkes oldukça motive.


1976 doğumlu Jeremy Pelt, caz dünyasındaki seçkin genç trompetçilerden biri. Önce Mingus Big Band ile çalışan Pelt, yıllar ilerledikçe bu çevre üzerinden caz dünyasındaki en önemli isimlerle çalışma şansı elde etti. Bunlar arasında, Cliff Barbaro, Keter Betts, Ravi Coltrane, Frank Foster, Winard Harper, Jimmy Heath, Vincent Herring, John Hicks, Charli Persip, Ralph Peterson, Lonnie Plaxico, Bobby Short, Cedar Walton, Frank Wess, Nancy Wilson, The Skatalites gibi isimleri örnek gösterebiliriz.


Pelt son dönemde sıklıkla Roy Hargrove Big Band, The Village Vanguard Orchestra, The Duke Ellington Big Band, The Lewis Nash Septet ve The Cannonball Adderley Legacy Band ile sahne alıyor. Grup lideri olarak bugüne kadar 10 albümü olan Pelt, dünyanın önemli caz festivallerinde yer aldı. Efsanevi caz yazarı ve prodüktörü Nat Hentoff tarafından Wall Street Journal’de tanıtıldı ve beş yıl üst üste Downbeat dergisi tarafından verilen trompet dalında ‘Rising Star’ ödülünü kazandı.


Pelt’in icrasındaki süreklilik dikkat çekici. Israrla ve hızla ileri doğru akan icrası bize günümüzün sonu gelmeyen koşturmacasını çağrıştırıyor. Müthiş bir tekniğe sahip olan Pelt, en zor ve hızlı soloları büyük bir ustalıkla icra ederken, baladları da içimize dokunacak şekilde işliyor. Asla ifadeci icrasından ve duygudan ödün vermiyor.


Pelt’e piyanoda eşlik eden Danny Grissett, 1975 Los Angeles doğumlu ve 2003 senesinden bu yana New York caz sahnesinde yer alıyor. 5 yaşından beri piyano çalan Grissett, 2001 senesinde Thelonious Monk Institute’de Barry Harris, Herbie Hancock, Terence Blanchard, Kenny Barron, Bobby Watson, Jimmy Heath ve Carl Allen gibi ustalarla çalışma şansı yakalamıştı. LA caz sahnesine  davulcu Billy Higgins sayesinde adım attı. 2002 senesinde John Heard ve Roy Mc Curdy ile sıklıkla sahne aldı ve bu süreçte New York’taki fırsatlardan ve caz sahnesinden konuşmak onu etkiledi.


2003 senesinde New York’a taşındı ve bir süre eşlikçi olarak çeşitli gruplarla çaldı. 2006 senesinde grup lideri olarak ilk albümünü piyasaya sürdü. Müzik çevreleri tarafından zahmetsiz bir görkemle çaldığı yönünde övgüler aldı. Nicholas Payton, Steve Wilson, Buster Williams, Russell Malone, Wycliff Gordon, Benny Golson ve Jeremy Pelt gibi isimlerle sahne aldı. Hala önemli müzisyenler ile çeşitli uluslararası caz festivallerinde sahne alıyor. 


Ozan Musluoğlu, Pelt ve Grissett’e basta eşlik ediyor. 1977 yılında Almanya’ da doğan Ozan Musluoğlu 16 yaşında bas gitar çalmaya başladı. 2000 yılında Bilgi Üniversitesi Müzik bölümünü tam burslu olarak kazandı ve 2001 yılında ilk kontrabas eğitimine Volkan Hürsever, James Lewis ve Kürşat And nezaretinde devam etti. Kerem Görsev, Vanessa Rubin, Danny Grisset, Dena Derose, Allan Harris, Tuna Ötenel, Imer Demirer, Donovan Mixon ve Neşet Ruacan ile çeşitli performanslarda aynı sahneyi paylaştı. Marc Johnson, David Friesen, Dominique Lemerle ve Robert Balzar gibi basçılarla workshoplar yaptı. Yurt içi ve yurt dışında katıldığı jam sessionlarda Marcus Miller, Roy Hargroove, Willy Jones, Eric Reed, Erik Smith, Katy Roberts, Leslie Harrison, Saskia Laroo and Bernard Maury gibi önemli müzisyenlerle beraber çalma fırsatı yakaladı. Jeremy Pelt ve Danny Grissett, Ozan’ın 2011 Mayis ayinda Equinox Music etiketiyle raflarda yerini alan "40th day" albümünde çalmışlardı.


Davulda Pelt’e eşlik edecek olan Ferit Odman, 1999’da müzik çalışmalarına İsveç’te başladı. 2001 senesinde Bilgi Üniversitesi ve 2004’te de New York’ta School for Improvisation workshoplarına katıldı. 2006 senesinde Fulbright bursu ile William Paterson University’ye gitmeye hak kazandı. Ferit halen caz sahnesinin aranan davulcularından biri olarak hem ulusal hem uluslararası arenada çeşitli önemli müzisyenler ile sahne alıyor.


Daha önce de birlikte çalmış olan bu dörtlünün yeniden bir araya gelişi için heyecanlanmaya başladığımı itiraf etmeliyim.
 
30 Nisan Dünya Caz Günü’nde, vokalist Judy Niemack, Kürşad Deniz, Matt Hall ve Cem Aksel ile birlikte sahne alıyor.
 
Vokalist, eğitimci, söz yazarı ve besteci kimlikleriyle tanıdığımız Judy Niemack, California Pasadena doğumlu. İlk müzikle tanışması kilise korosu sayesinde oldu. Caza merakı ise annesinin Nancy Wilson albümlerini dinlemesi ile alevlendi. Kardeşi ana vokal melodisini söylerken kendisi armonik back vokalleri kolaylıkla söyleyebildiğini farketmişti.  Müzikal, rock, folk ve caz gibi çeşitli türlere ait parçaları da seslendirebiliyordu. 


Aslında ilk yıllarında klasik müzik eğitimi alıyordu fakat müzik kariyerindeki kırılma noktası saksafoncu Warne Marsh ile tanışmasıydı. Warne’in ilk vokal öğrencisi oldu ve ondan çok şey öğrendi. Charlie Parker ve Roy Eldridge sololarını çalışıyor ve improvizasyon öğreniyordu. 1977’de New York’a taşındığında onunla Village Vanguard’da ilk önemli sahnesine çıktı. Önceleri sadece teknik mükemmelliyete konsantre olan Judy, bu süreç içerisinde aynı zamanda sözlere ve duyguyu dinleyenlerine aktarmaya, yani icranın ifade kısmına da odaklanmaya başladı. Aynı zamanda söz ve beste çalışmalarına da başlamıştı. Bu onu aranan müzisyenlerden biri haline getirdi.


1970 sonlarında eğitimci kariyeri hız kazandı.  En ilham veren eğitimcilerden biri olarak kendinden söz ettirdi. New School For Jazz, William Patterson University, Long Island University ve New York City College’da caz vokal eğitimi verdi. 


Kariyeri boyunca Fred Hersch, Kenny Werner, Cedar Walton, Kenny Barron, Jim McNeely, Steve Kuhn, Kirk Lightsey, Kirk Nurock, Lee Konitz, Joe Lovano, James Moody, Toots Thielemans, Clark Terry, Ray Drummond, Eddie Gomez, Billy Higgins, Joey Baron, Billy Hart, Adam Nussbaum, the New York Voices, the WDR Big Band ve Jeanfrancois Prins gibi önemli isimlerle çalıştı.


Kürşad Deniz, Judy’ye piyanoda eşlik edecek. Kürşad 1983'te İstanbul'da doğdu. Galatasaray Lisesi'nden ve ardından Galatasaray Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü'nden mezun oldu. Piyano çalmaya 5 yaşında babasından aldığı derslerle başladı ve sonrasında kendi kendine devam etti. Caz ile ilişkisi ise orta okul sıralarına dayanıyor. 2003 yılından beri caz kulüplerinde sahne alıyor. 


2010'da 13. Uluslararası Ankara Caz Festivali'nde Sibel Köse Quartet ile ve 17. Uluslararası İstanbul Caz Festivali Tünel Şenliği kapsamında solo olarak sahne aldı. Bu arada “Kerem Görsev'le Caz” ve “Yansımalar” gibi televizyon programlarında konuk olarak yer aldı. 2010 Ağustos ayında Sibel Köse Quartet ile Finlandiya'da (Pori ve Helsinki) konserler verdi.


Sibel Köse, İmer Demirer, Cem Aksel, Ferit Odman, Önder Focan, Sarp Maden, Manuel Dunkel, Mark Alban Lotz, Kamil Erdem, Kerem Görsev, Stéphane Spira, Lloyd Chisholm, Yahya Dai, Asaf Sirkis, Ray Blue, Amy London, Dante Luciani, Allan Harris, Deborah Davis, Kenny Wollesen gibi isimlerle çeşitli işlerde birlikte çalışma fırsatı yakaladı.


Matt Hall, Türkiye’de yaşamayı seçen Amerikalı bir caz basçısı ve bu konserde Judy’ye eşlik ediyor. Matt İstanbul’da kabul görmüş, haftanın hemen her günü sahne alan bir kontrbasçı olmasına rağmen adını yayınlarda çok sık duymuyor olabilirsiniz. Sanırım davulcu Emre Kartarı’nın Matt için söyledikleri onu anlatmak için en iyi tercih olacak: “Solo sırası ona geldiğinde, çok iyi düşünülmüş , tertemiz lirik melodisini duyacak ve bir hikaye dinlermiş gibi hissedeceksiniz. Bu hissiyatın yanı sıra çalışındaki kuvvetli ritm duygusunu, groove’u ve neredeyse bir davulcununkinden daha kuvvetli olan swing duygusunu farkedeceksiniz. Tüm bunların altında elbette sadece yetenek değil, derin bir armoni bilgisi yatmakta. Matt basının tonuyla, diğer müzisyenlerin nüanslarını anında farkederek verdiği karşılıklar ve tüm bunları yaparken sadece usta basçılarda gözlemlediğim yaptığı işi çok kolay ve rahatmış gibi gösteren tekniğiyle gerçekten çok değerli bir müzisyen.”


Cem Aksel, Ankara doğumlu bir caz davulcusu ve Judy ile sahne alacak bir diğer isim. Caza ve davula olan ilgisi İstanbul’da ortaokul sıralarında başladı. Lise yıllarında amatörce devam eden müzik hayatı lise sonrası profesyonelliğe dönüştü. 1983 Yılında İsviçrede Bern’de bulunan, Swiss Jazz School’a kayıt oldu. Ancak maddi olanaksızlıklar nedeniyle devam edemedi. O günden bu yana yaşamını müzik ile kazanan sanatçı, 60 kadar albüm çalışmasında çeşitli yorumculara eşlik etti. Türkiye’nin hemen hemen bütün cazcıları ile çaldı. Halen İstanbul’da yaşayan Aksel, Bülent Ortaçgil ve çeşitli caz müzisyenleri ile farklı mekanlarda sahne alıyor.


Yetenekli ve maceracı caz vokalisti Judy Niemack, eşlikçi usta müzisyen arkadaşlarının garantisinde, yaratıcı icrası ve keyifli performansı ile bize sıradışı bir caz gecesi yaşatacak.
 
4-5 Mayıs tarihlerinde tenor saksafoncu Scott Hamilton, çok uzun bir aradan sonra İstanbul’da. 90’lı yılların sonunda Önder Focan, Selim Benba ve Deniz Dündar’la Cafe Gramafon’da çalan Hamilton, bu kez Önder Focan, Kürşad Deniz, Kağan Yıldız ve Ferit Odman ile sahnede.
 
Scott Hamilton, 1954 senesinde Providence, Rhode Island’da dünyaya geldi. Çocukluğunda babasının albümleri sayesinde caz müziği ve caz efsaneleri ile tanıştı. Kendi kendine çok farklı enstrümanlar denedi, fakat 16 yaşında saksafona odaklandığında asıl enstrümanını bulmuş oldu.
1976 senesinde, 22 yaşında New York’a taşındığında Roy Elridge ile sahne aldı. Roy sayesinde Anita O’Day ve Hank Jones ile tanıştı. Eldridge, Illinois Jacquet, Vic Dickenson ve Jo Jones gibi isimlerle çalıştı ve onlardan ilham aldı. Aynı sene Benny Goodman ile tanıştı ve 1980’lerin başına kadar çeşitli zamanlarda onunla çalışma şansı yakaladı. 


1977’de, daha sonraları John Bunch’ın eklenmesiyle yoluna beşli olarak devam edecek olan, ilk kendi dörtlüsünü oluşturdu. Aynı sene Carl Jefferson onu keşfetti ve Concord etiketiyle albümlerini yayınlamaya başladı. Bu etiketle daha sonra uzun süre çalıştı ve bir çok albüm kaydetti.
Onun solosunu dinlerken konuşkan bir kişiyi heyecanla bir şeyler anlatırken dinliyormuş hissine kapılmak mümkün. O çalarken önce saksafonun taklit edilemez  ve kendinden emin sesi, ardından Scott’un gayrı resmi, akıcı, yumuşak ve ifadeci icrası dikkati çekiyor. Bu imzasıyla Scott Hamilton dünyanın dört bir yanında talep gören caz müzisyenlerinden.


Türkiye’nin önde gelen caz gitaristlerinden Önder Focan bu konserde uzun bir aradan sonra tekrar Hamilton ile aynı sahneyi paylaşacak. 1955 İstanbul doğumlu Focan, 8 yaşında mandolin çalarak müzikle tanıştı ve 15 yaşında da gitara geçiş yaptı. 1975 senesinde ise çalışmalarını caz müzik üzerinde yoğunlaştırdı. Genelde müzik eğitimini kendi kendine devam ettirmiş olan Focan, caz gitaristi, besteci, söz yazarı ve aranjör kimlikleri ile tanınıyor.


1997’de “MIDEM” (Marché International du Disque et de l’Edition Musicale) tarafından düzenlenen ve 11 uluslararası gitaristin katıldığı “Guitar Night” gecesinde, İKSV adına Türkiye’yi temsil etti. 2000’de yılın en iyi Batı Müziği Sanatçısı ödülüne layık görüldüğü Müjdat Gezen Sanat Merkezi bünyesinde 2001-2005 arasında eğitimci kimliğiyle rol aldı.


1986 senesinde evlendiği Zuhal Focan ile birlikte 2002 senesinde “Nardis Jazz Club”ı açtılar. O zamandan bu yana sanat direktörlüğünü yaptığı Nardis’te hem Türkiye’den hem de dünyanın dört bir yanından sayısız müzisyenle çalıştı ve aynı sahneyi paylaştı. Benny Golson, Kurt Elling, Dianne Reeves, Al Foster, Dee Dee Bridgewater, Roy Haynes, Tierney Sutton, Kenny Drew Jr, Roseanne Vitro, Christian Mc Bride, Roy Hargrove, Ron Carter bu isimlerden bazıları.


13 albüm yayınlamış olan Focan’ın 1998 senesinde Bill Stewart ve Sam Yahel ile kaydettiği “Beneath The Stars” albümü bir Türk müzisyenin Blue Note etiketi ile çıkarttığı ilk albüm olma niteliğini taşıyor.


Bugüne kadar 94 festivalde çalan Focan bunların yarısından fazlasında dünyayı dolaştı. 


Scott’a basta eşlik edecek Kağan Yıldız’ı ise Zuhal Focan’ın röportajından bir alıntı ile, kendi ağzından tanıyalım: “1980 yılında İstanbul’da doğdum. Notalarla ilk tanışmam babamın bana aldığı küçük bir org ve müzik öğretmeni dayımın bana verdiği dersler ile oldu. İlkokuldan sonra ise Mimar Sinan Üniversitesi Devlet Konservatuvarı sınavlarını kazanıp kontrbas bölümüne seçildim. Kontrbas daha çok senfonik orkestralarda kullanılan ama solistlik kavramında da üzerine birçok eser yazılmış bir çalgıydı. Ben ise lise yıllarında dinlediğim caz müziğinin etkisinde kalmıştım. O yıllarda İstanbul ve Bursa Devlet Senfoni Orkestraları’nın yanı sıra, Cemal Reşit Rey, Şişli Senfoni ve Akbank Oda Orkestraları’nda da çaldım. 2002 yılında okuldan mezun olduktan sonra bu orkestra macerası birkaç sene daha devam etti ve daha sonra hayatımda sadece caz müziğinin olmasına karar vererek çalışmalarıma bu yönde devam ettim. Teorik çalışmalarımı pratikte sergileyebilecek bir yer olsa ne kadar güzel olurdu derken, Nardis Jazz Club’da çalmaya başladım. Daha sonra da Türkiye’nin önde gelen caz müzisyenleri ile aynı sahneyi paylaşmaya başladım. Kerem Görsev, İmer Demirer, Önder Focan, Şenova Ülker, Yahya Dai, Tuna Ötenel, Nilüfer Verdi, Sibel Köse vb. Daha sonra Dave Samuels (Caribbean Jazz Project), Dena De Rose, Freddy Cole, Allan Harris, Mark Murpy, Harvey Weinapel, Giovanni Mazzarino gibi isimlerle de aynı sahneyi paylaştım. Nilüfer Verdi "İzhar", Jülide Özçelik "Jazz İstanbul Volume 1", Ercan Özaksoy "HütHüt", Cef Giansly "Sketches", Fatih Erkoç "The Lady from İstanbul", Kerem Görsev "Diversion" albüm projelerinde bulundum. Bunların dışında Çağrı Sertel ile onun bestelerinden oluşan ve Serdar Barçın ile de kendisinin bestelerinden oluşan çok güzel 2 albüm kaydı yaptık.”


Judy Niemack ve Jeremy Pelt konserlerinde kendilerinden bahsettiğimiz Kürşad Deniz (piyano) ve Ferit Odman (davul) da bu konserde Scott Hamilton’a eşlik edecek diğer isimler.


Scott Hamilton ve Önder Focan’ın tekrar aynı sahnede bir araya gelmesinin heyecanı onları olduğu kadar biz cazseverleri de sarmış durumda.
 
10-11 Mayıs’ta davulcu Al Foster; Dayna Stephens (s), Adam Birnbaum (p), Santi Debriano (b) takımıyla sahnede.
 
1943 doğumlu Amerikalı caz davulcusu Al Foster, 1972 senesinde Jack DeJohnette’in gruptan ayrılması ile birlikte Miles Davis ile çalmaya başladı. Miles’ın emekliye ayrıldığı 1975-1981 seneleri arasında onunla olan yakın ilişkisini devam ettiren sayılı müzisyenden biri olan Foster aynı zamanda hem emeklilik öncesi hem de sonrası Miles ile çalan tek müzisyen oldu. 1985 senesine kadar Miles ile çalıştı.


Joe Henderson, Freddie Hubbard, McCoy Tyner, Wayne Shorter, Bobby Hutcherson, John Scofield, Pat Metheny, Charlie Haden, Randy & Michael Brecker, Bill Evans (piyanist), George Benson, Kenny Drew, Carmen McRae, Stan Getz Totts Thielemans, Dexter Gordon ve Chick Corea çalışmış olduğu caz efsaneleri.


Herbie Hancock, Sonny Rollins ve Joe Henderson ile dünya turnelerine çıkan Foster, bebop’tan caz rock’a kadar geniş bir yelpazeyi sahiplendi.
Miles, Al Foster’ı Manhattan’daki Cellar Club’da ilk dinlediğinde onun groovy çalışından çok etkilendiğini söyler. Diğer müzisyenlerle etkileşimi ve dinleme kabiliyeti ile ön plana çıkan sanatçı, müziğini sade tutup bir yandan da yaratıcılık limitlerini zorlayarak cazda yüksek bir standartı yakalamayı kendine hedef biçmiş.


1978 Brooklyn New York doğumlu olan Dayna Stephens, 12 yaşında saksafon çalmaya başladı. Sonraları UC Berkley, Oakland’s Golden Gate Library ve the Stanford Jazz Workshop bünyelerinde çeşitli caz workshoplarına katıldı ve Kenny Barron’ın öğrencisi oldu. 1977 senesinde Boston Berklee’ye tam burslu olarak kabul edildi. Daha sonra  Thelonious Monk Institute of Jazz’da Terence Blanchard, Wayne Shorter ve Herbie Hancock ile çalıştı. 2007 senesinde çıkarttığı The Timeless Now albümünden bu yana Dayna Stephens jenerasyonunun en öne çıkan tenor saksafoncularından ve bestecilerinden biri oldu. 


Piyanist Brad Mehldau, Taylor Eigsti, Muhal Richard Abrams, Kenny Barron, Theo Hill, Gerald Clayton ve Aaron Parks; davulcu Brian Blade, Al Foster, Idris Muhammad, Marvin “Boogaloo” Smith, Eric Harland, Matt Slocum ve Justin Brown; trompetçi Roy Hargrove, Ambrose Akinmusire ve Michael Rodriguez; saksafoncu Jaleel Shaw, Ben Wendel, Chris Potter, John Ellis ve Walter Smith III; basçı Kiyoshi Kitagawa, Joe Sanders, Linda Oh, Doug Weiss ve Larry Grenadier; vokalist Gretchen Parlato, Becca Stevens ve Sachal Vasandani; gitarist Julian Lage, Lage Lund ve Charles Altura gibi isimlerle çalıştı.


Akıcı ve yenilikçi çalışıyla tanınan Stephens şu an New York caz sahnesinin aranan isimlerinden biri olarak Smalls, The Village Vanguard ve the Jazz Standard gibi sahnelerde çalmayı sürdürüyor.


1979 doğumlu Amerikalı piyanist Adam Birnbaum, 2004 senesinde “American Pianists Association Cole Porter Fellowship in Jazz” ödülüne layık görülen bir piyanist, besteci ve aranjör. 


Adam, New England Conservatory of Music's Preparatory School’da müzik teorisi, klasik müzik ve caz üzerine eğitim aldı. 2001 senesinde Boston College’dan mezun olarak  Juilliard School’da eğitimini sürdürdü. Juilliard Jazz All-Stars’ın bir parçası olarak da 2008 senesinde Japonya ve Güney Kore’yi turladı. 2009 senesinden itibaren de Al Foster grubunun bir üyesi.


Down Beat, Adam’ın 2015 albümü “Three of a Mind”ın kritiğinde, onun tuşlar üzerinde dans eden hafif çalış tekniğinden, majör notaları tercihinden ve lirik yaklaşımından bahsetti.


1955 Panama doğumlu caz basçısı Santi Debriano Brooklyn’de büyüdü. New England Conservatory of Music and Wesleyan University’de eğitim aldı. Archie Shepp ile 1970 sonları 1980 başlarında çalıştıktan sonra Paris’e taşındı ve burada Sam Rivers ile 3 sene çaldı. Sonra tekrardan New York’a dönen Santi, Don Pullen, Pharoah Sanders, Sonny Fortune, Billy Hart, Larry Coryell, Chucho Valdés, Hank Jones, Cecil Taylor,Randy Weston, Freddie Hubbard, Kirk Lightsey ve Attila Zoller ile çalıştı.


Debriano ayrıca kendi liderliğindeki gruplarla da sahne aldı. Dünya müziklerinden etkilenen ekibinde Helio Alves, Will Calhoun ve Abraham Burton ile çalıştı.


New Jersey’deki Dwight Morrow High School’da müzik direktörü olarak rol aldı ve New York University tarafından 2001 senesinde caz eğitim ödülüne layık görüldü.


Fazla söze gerek yok. Akıcı, yenilikçi ve groovy bir gece için kendimizi hazırlayalım.

Teşekkürler

  • Instagram
  • Facebook
  • LinkedIn

©2020 by Can Karakuş

bottom of page